201
Comte De Amadeo Prezıosı
1816-1882
İlk resim
çalışmalarına Maltalı Ressam Giuseppe
Hyzler’in atölyesinde başlayan sanatçı, daha sonra eği-
timini Paris’te Güzel Sanatlar Yüksekokulu’nda sürdür-
müştür. Malta’ya dönüşünde ailesinin ressam olması-
na karşı çıkması üzerine ülkesini terk etmiş ve Sultan II.
Mahmud döneminde, 1824’ün sonlarında İstanbul’a gel-
miş, yerleşmiştir. Kısa sürede adını duyuran sanatçı, dö-
nemin İstanbul yaşamını yansıtan bir ressam olarak ün-
lenmiştir. Resimleri konu açısından, İstanbul tipleri ve
görünümleri olarak ikiye ayrılır. Sanatçı, İstanbul halkı-
nın kültür çeşitliliğini, yansıttığı birinci grup resimlerinde
modellerini günlük yaşamları içinde betimlemeye çalış-
mış, çeşitli mesleklerden Türklerin yanı sıra Rum, Arna-
vut gibi başka etnik grupları da resimlemiştir. Sanatçının,
kurşunkalem veya mürekkeple çizip daha sonra sulubo-
yayla renklendirdiği resimleri, İstanbul’u gezmeye gelen
Avrupalıların en çok satın aldığı gezi anıları arasında yer
almıştır. Günümüzde bunların büyük bölümünün Tür-
kiye dışında olmasına karşın, İstanbul’da Devlet Resim
ve Heykel Müzesi, Deniz Müzesi ve Topkapı Sarayı’nın
yanı sıra özel koleksiyonlarda da bazı örnekler bulun-
maktadır. Söz konusu yapıtlarını, 1858 yılında Paris’te,
1863’te Londra’da Kraliyet Akademisi’nde, 1867 yılın-
da da II. Paris Dünya Sergisi’nde, 1880 ve 1881’de de
İstanbul’daki ABC Kulübü’nün sergilerinde izleyicile-
re sunan sanatçının bu resimlerinin taşbaskıları, 1858 yı-
lında Stamboul Recollection of Eastern Life, 1862’de de
Stamboul, Souvenir adlı iki albümde yayımlanmıştır. Sa-
natçı, konu dağarcığını genişletmek amacıyla 1862 yılın-
da gittiği Mısır’daki izlenimlerini Souvenir Cahire adlı
albümünde toplamış, 1868 ve 1869’da Romanya’ya gi-
derek çizim ve suluboyalar yapmıştır. Yaşamının son yıl-
larına ait pek fazla bir şey bilinmemektedir. Sultan II.
Abdülhamid’in saray ressamı olmuş, Yeşilköy’de oturup
çalışmalarını Beyoğlu’ndaki atölyesinde sürdürmüştür.
Bu yıllara ait çok az tablosu günümüze ulaşmıştır. Sanat-
çı, 1882’de Yeşilköy’de avlanırken kazayla yaralanmış,
ertesi gün vefat etmiştir. Yeşilköy’deki San Stefano Kato-
lik Mezarlığı’na gömülmüştür.(Ref: Eczacıbaşı Sanat An-
siklopedisi, Yapı-Endüstri Merkezi Yayınları)