Page 160 - ALIF_SUBAT_2012_pro.indd

This is a SEO version of ALIF_SUBAT_2012_pro.indd. Click here to view full version

« Previous Page Table of Contents Next Page »
160 ALİF ART |
Osmanlı ve karma Sanat Eserleri
Sultan III. Murad’ın Sadrazamı
Özdemiroğlu Osman Paşa
16. Yüzyıl
sadrazamlarından Meş’aleler Savaşı’nın
muzaffer kumandanı, Kafkasya fatihi Özdemiroğlu
Osman Paşa’nın annesi Mısır Abbasi Halifeleri soyun-
dan, babası ise Mısır Çerkez Memlüklerindendir.
Mısır’da sancakbeyliği ve Mısır emir-i haclığı yapmış,
Yemen, Habeş ve Diyarbakır Beylerbeyi olmuştur. Lala
Mustafa Paşa’nın maiyetinde Osmanlı – İran savaş-
larına katılmış ve Şirvan Beylerbeyi olmuştur. Kırım
Hanı Mehmed Giray’ın yardımı ile Karabağ, Mugan ve
Kızılağaç’a kadar bütün kuzey Azerbaycan’ı yağma ve
tahrip etmiştir. Osman Paşa, babasının çok faal bir kişi
olması dolayısıyla genç yaşta devlet hizmetleriyle yüz
yüze gelmiştir. Cesaretiyle daha yirmi yaşına gelmeden
sancak beyliğine yükselmiştir. 1561’de Mısır Emirü’l-
haclığı vazifesine getirilmiştir. Babasının ölümün-
den sonra, çeşitli karışıklıkların olduğu Habeşistan’a
Beylerbeyi olmuş ve burasını kasa zamanda düzelt-
miştir. Portekiz İmparatorluğu’na bağlı Hint Deniz
Kuvvetleri ile mücadelesinin yanında, yedi yıl vazi-
fe yaptığı Habeşistan eyaletinde muntazam bir idare
kurmuştur. Yemen isyanından sonra İstanbul’a gelen
Osman Paşa, önce Anadolu’da bir sancağa, sonra da
Niğde Sancakbeyliği’ne getirilmiştir. 1573’de Diyarba-
kır Beylerbeyi olmuştur. Bu vazifede dört yıl kaldıktan
sonra, İran seferine çıkan Serdar-ı Ekrem Lala Musta-
fa Paşa’nın maiyetine katılmıştır. Özdemiroğlu’nun
bundan sonra Kafkasya’da geçen beş yıllık idari görevi
daimi olarak İranlılarla mücadele içerisinde geçmiştir.
Şirvan, Kuzey Azerbaycan, Dağıstan ve Gürcistan’da
Osmanlı hakimiyetini pekiştirmiştir. 8 Mayıs 1583’de
yetmiş bin kişilik İran ordusu üç gün üç gece devam
eden Meşaleler Savaşı’nda büyük bir bozguna uğrat-
mıştır. Bu zaferle, o zamana kadar elde edilemeyen Kür
Irmağı’nın güneyinin fütuhatı kolaylaşmıştır. Bu arada
isyan hareketleri içinde bulunan Kırım Hanı Mehmed
Giray yerine İslam Giray’ı getirdikten sonra, Kefe’de
bulunan Kaptan-ı Derya Piyale Paşa’nın gemisiyle
İstanbul’a gelmiştir. Sultan III. Murad Han (1574-1595)
tarafından da kabul edilen Osman Paşa, Şirvan’da
fethettiği on yedi kalenin anahtarlarını padişaha takdim
etmiştir. İran birliklerine karşı zaferlerini ve Kırım
Hanı Mehmed Giray’ı çok az bir kuvvetle yenmesini
sultana anlatınca; “İki cihanda yüzün ak olsun, Allah
senden razı olsun…” diye dua ve iltifata mazhar olmuş-
tur. Önce ikinci vezirliğe yükseltilen Osman Paşa 1584
yılında Doğu Serdarlığı ile veziriazamlığa getirilmiş-
tir. Kırım’daki isyan üzerine yine aynı yıl sefer için yola
çıkmıştır. Kastamonu, Erzurum ve sonrasında Tebriz’e
geçmiştir. Tebriz’i tamamen Osmanlı Devleti’ne bağla-
mıştır. Hastalığı sebebiyle 1585’de Tebriz’den ayrılmış
ve aynı yıl vefat etmiştir. Ömrünün kırk yılından fazla-
sını serhatlarda geçen Özdemiroğlu Osman Paşa, iyi bir
kumandan, eşi az bulunan bir idareciydi. Habeşistan’da
Osmanlı idaresini devam ettirmesi, İranlılarla yıllarca
süren mücadeleleri, onun şan ve şöhret için değil, devlet
kapısına hizmet etmenin kutsallığına inanması bakımın-
dan çok önemlidir. Sönmeyen bir inanç, yılmak bilme-
yen bir irade, askerlerini sevk ve idaredeki kahramanlık
ve en güç zamanlarda gösterdiği sebat, Osman Paşa’nın
belli başlı vasıflarıydı.